“KIZILAY BİZİM HER ŞEYİMİZ.”
Türk Kızılayı Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde Kızılay Haftası etkinlikleri çerçevesinde gerçekleştirilen ‘Kızılay ve İnsani Yardım’ temalı söyleşiye katıldı.

“KIZILAY BİZİM HER ŞEYİMİZ.”


“KIZILAY BİZİM HER ŞEYİMİZ.”

Türk Kızılayı Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’nde Kızılay Haftası etkinlikleri çerçevesinde gerçekleştirilen ‘Kızılay ve İnsani Yardım’ temalı söyleşiye katıldı.

Söyleşiye,  İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Turan Gökçe, Dekanlar, Türk Kızılayı Başkan Yardımcısı İsmail Hakkı Turunç, Türk Kızılayı Genel Sekreteri Hüseyin Can, Türk Kızılayı İzmir Şube Başkanı Kerem Baykalmış, Genç Kızılay Genel Başkanı Emre Koç, Türk Kızılayı yönetim kurulu üyeleri Cengiz Yurdabekçi ve Ercan Tan, İKÇÜ Genç Kızılay Topluluğu üyeleri akademisyenler ile öğrenciler katıldı.

“Kızılay bizim her şeyimiz.”

İKÇÜ Genç Kızılay Topluluğu’nun etkinlikleri ile ilgili yaptığı sunumun ardından konuşma yapan Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, Kızılay’ın İKÇÜ’ye gösterdiği ilgi ve verdiği destek için teşekkür etti.

Prof.Dr. Köse, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ve Türk Kızılayı Konak Şubesi iş birliğiyle İzmir’de bir ilkin hayata geçtiği ‘Sosyal Market’ ile tüm ihtiyaç sahibi öğrencilere ücretsiz giyim desteği sağlandığını hatırlatarak; “Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Birimi ile Kızılay yetkilileri koordinasyonunda, talep eden tüm ihtiyaç sahibi İKÇÜ öğrencilerine ücretsiz giyim eşyası veriliyor. İKÇÜ Sosyal Marketten geçen yıl 450 öğrencimiz faydalandı. Bu sene de bu ilgi ve destek devam ediyor. Ayrıca üniversitemizdeki ayda bir yürütülen kan bağışı kampanyaları da düzenli olarak yapılıyor.  Kızılay ile ilgili bilinçlendirme etkinlikleri de devam ediyor. Kızılay bizim her şeyimiz. Kerem Bey’in çalışmalarını takdirle ve gururla takip ediyoruz.” dedi.

“Sessiz çığlıkların savunuculuğunu yapan çok az millet ve lider kaldı.”

Söyleşide, Türk Kızılayının kuruluşunun bundan 150 yıl önce başladığını, bu dönemde kurulmuş olan gönüllülük harekâtının savaş döneminde cephede Mehmetçiğe destek olurken; arka tarafta aç kalan Mehmetçiğin ailesine aş götürerek acısını dindirmeye çalıştığını söyledi. Bu gönüllülük harekâtının çığ gibi büyüdüğünü belirten Dr. Kınık, dünyadaki Kızılay ve Kızılhaç harekâtı içerisinde 11'inci dernek olarak kurulduklarını, 150 yıldır insanların ıstıraplarını dindirmek için gönüllüleriyle beraber çalışan büyük bir aile olduklarını ifade etti.

Türk Kızılayının bir merhamet çınarı olduğunu vurgulayan Kınık, şunları kaydetti: "Biz çok büyük bir aileyiz. Geçen sene Kızılay’a 1 milyon 600 bin kişi tarafından 2 milyon 500 bin kere bağış yapılmış, bu büyük bir rakamdır. Bu toplumun kendisinin olarak gördüğü, milli olarak gördüğü değerdir. Biz Kuvayı milliyeyiz, biz milletin kuvvetiyiz. Öncelikle kendi insanımız başta olmak üzere, dünyada nerede bir acı varsa elimizi oraya uzatmaya çalışıyoruz. Geçen sene yardım ulaştırabildiğimiz, dokunduğumuz insan sayısı bütün dünyada 18 milyon 600 bin kişiydi, bu yıl sonuna inşallah 30 milyonun üstüne çıkarmaya çalışıyoruz. Bugün nerede bir acı varsa o acının mazlumları gözünü bu topraklara dikiyor. Biz nereye hangi acılı coğrafyaya gitsek o acılı coğrafya buralardan bir şeyler bekliyor, tarihsel bağlarımızın olmadığı mazlumlar bile. Çünkü bugün dünyada vicdanın sesini temsil eden, o sessiz çığlıkların, büyük acıların savunuculuğunu yapan çok az sayıda millet ve lider kaldı." diye konuştu.

“Her gün 30 bin insan mülteci oluyor.”

Dr.Kınık, konuşmasında kan ve kök hücre bağışının önemine de değinerek, dünyada ıstırap çeken daha fazla kişiye ulaşabilmeleri için gönüllülere ihtiyaçlarının olduğunu söyledi. "Bizler insan ızdırabını dindirmek için çalışan insanlar olarak, bu faaliyetlere başlamadan önce yaptıklarımızın kavramsal dünyasını anlamak durumundayız. Yaptığımız işlerin farkında olmazsak anlamı olmuyor" diye konuşan Dr. Kınık, gönüllülük kavramı üzerinde durdu. Dr. Kınık, " Bir insan hayatı kurtarmak bütün insanların hayatını kurtarmakla eşdeğerdir. Bir insanı öldürürseniz temsil ettiği bütün değerleri ve insanlığı öldürmüş oluyorsunuz. Bugün, her gün 30 bin insan mülteci oluyor. Silah zoruyla evini terkeden 69 milyon insan var. 6.5 milyon bebek önlenebilir sebepten ölüyor, yarısı açlıktan ölüyor. Yılda 4 milyar ton gıda üretiliyor, bunun 1.3 milyar tonu kullanılmadan çöpe gidiyor. Pek iç açıcı bir manzara görmüyoruz biz. Kızılay afetlerde olağanüstü durumlarda insanlara destek vermek için çalışıyor. Her yıl yaklaşık 3 milyon ünite kana ve bu kanı bağışlayacak gönüllülere ihtiyacımız var" dedi.

Konuşmaların ardından Kızılay yetkilileri ile İKÇÜ heyeti  ‘Sosyal Market’i de ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı.


Tarih: 07.11.2018 13:11
Kaynak: Kâtip Çelebi Üniversitesi

Editör: Zeynep Genç Alpdoğan/ [email protected]